Borsalardaki volatilite artışı, yatırımcılar için hem risk hem de fırsat anlamına gelebilir. Tarihsel veriler, piyasaların uzun süreli sakinlik dönemlerinin ardından yaşanan oynaklık artışlarının genellikle sorunlu süreçlere yol açtığını gösteriyor.
Volatilite Nedir ve Neden Önemlidir? Volatilite, piyasalardaki fiyat dalgalanmalarının büyüklüğünü ifade eder. Yüksek volatilite, hisse senetleri için riskin arttığı anlamına gelir çünkü fiyatlar hızlı ve öngörülemeyen şekilde değişebilir. Bu durum, özellikle uzun süreli düşük volatilite dönemlerinin ardından yatırımcıları hazırlıksız yakalayabilir.
Son Dönemdeki Oynaklık Artışı ABD borsalarındaki son çalkantılar, SentimenTrader’ın kurucusu Jason Goepfert’e göre piyasa duyarlılığında potansiyel bir “rejim değişikliği”ne işaret edebilir. S&P 500 Endeksi’nin art arda sekiz seans boyunca en az %1’lik hareketler yaşaması, yatırımcılar için riskin arttığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Tarihsel Perspektif 1957’den bu yana S&P 500’deki gün içi hareket aralıklarına bakıldığında, volatilitenin artışı genellikle piyasalarda geçici bir sarsıntıya neden olmuştur. Ancak son 25 yılda bu trendin daha az tutarlı olduğu gözlemleniyor. Örneğin, 2011 ve 2015’te volatilite artışı uzun vadeli yatırımcılar için iyi bir giriş noktası sunarken, diğer dönemlerde bu artış daha fazla riske işaret etti.
Yatırımcılar İçin Strateji Goepfert, yatırımcıların bu dönemde dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyor. Eğer S&P 500’de daha düşük dipler görmeye başlarsak, yatırımcıların savunmacı hisse senetlerine yönelmeleri gerekebilir. Bu dönemde piyasalarda yaşanan oynaklık artışı, yatırımcıların portföylerini gözden geçirmeleri ve risk yönetimine odaklanmaları için bir fırsat olabilir.
Volatilitenin artması, hisse senetleri için potansiyel tehlike çanlarını çalıyor olabilir. Ancak, bu süreçte doğru stratejiler izleyerek riskleri minimize etmek ve fırsatları değerlendirmek mümkün.