Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Hava Yolları (THY) ya da Ajet’in özelleştirilmesi iddiasından Türk Telekom’daki imtiyaz sözleşmesine kadar gündemdeki birçok soruyu yanıtladı.
Uraloğlu, Ajet’in THY bünyesinden ayrılmasının, şirketin daha rekabetçi bir yapıya sahip olması için gerçekleştirildiğini söyledi.
THY veya Ajet satılacak mı?
Uraloğlu, THY’nin Türkiye’nin bayrak taşıyıcısı olarak çok kıymetli bir marka olduğunu belirterek “Çok net söylüyorum. Ajet’in THY’den ayrılması, yeni bir kamu şirketi haline gelmesi ise ‘low cost’ dediğimiz alt seviyedeki rekabet gücünü artırarak büyümesi noktasında alınmış olan bir karardır” ifadesini kullandı.
Bakan, Ajet’in satılmasına dair bir gündem bulunmadığını, kamu şirketi olarak devam ettiğini ifade ederek “Şu an Türkiye’nin, bizim bakanlığımızın gündeminde çok net bir şekilde olmadığını söyleyebilirim” dedi.
Kalkınma Yolu Projesi’ne raylı sistem
Basra Körfezi’nden Türkiye’ye uzanan Kalkınma Yolu Projesi’nin Avrupa’ya Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden raylı sistemle bağlanması gündemde. Türkiye, BAE’yle uzun zamandır müzakereler yürütüyor.
Uraloğlu, bu konuya dair şunları söyledi: “Körfez tarafından bunun finanse edilmesi ile ilgili bazı teklifler gelmişti. Onları konuşuyoruz. Ama çok rahatlıkla şunu söyleyeyim bizim özellikle demiryolu projelerimize, yani neredeyse hangisi olursa olsun, gerek Dünya Bankası, gerek Avrupa Kalkınma ve Yatırım Bankası, gerekse de Asya Yatırım Bankası’ndan hem bu kurumsal kredileri bulabiliyoruz hem de finans kurumlarından kredi bulabiliyoruz.”
Uraloğlu, “Kredi vermeye hazırlar. Sadece konuşacağımız kredinin şartları, ülkemiz için doğru olan şartlar olsun istiyoruz. Pahalı kredi olsun istemiyoruz. Ödeme dilimlerinden tutun da faiz oranlarına kadar. Ama bir problem olacağını düşünmüyoruz” ifadelerini kullanırken gelecek aylarda projenin ihalesinin yapılabileceğini kaydetti.
Türk Telekom sözleşmesi süreci
Türk Telekom’da Şubat 2026’da sona erecek olan imtiyaz sözleşmesinin 2024’te yenilenmesi planlanıyor. Uraloğlu, bu konudaki hedeflerinin değişmediğini, Türkiye Varlık Fonu ve Hazine ile süreci yürüttüklerini anlattı.
Uraloğlu, “Buradaki konuştuğumuz şeyler; devletin kasasına ne girmesi lazım, bunlara yatırım yükümlülüğü ne getirmemiz lazım, bunları tartışıyoruz. Hedefimiz bu sene içerisinde bitirmek” dedi.
Sürenin 25 yıl olup olmayacağı sorusuna da Bakan Uraloğlu, “Bunu şöyle düşünelim. Şirketler süre ne kadar uzun olursa o kadar iyi olduğunu söylüyorlar. Niye? Çünkü daha iyi yatırım planlaması yapabilme adına ve şeyin de şirketin de değerinin bu anlamda yükselmesi adına. Öbür taraftan da biz şunu asla gözden kaçıralım istemiyoruz. Yani biz buradan Hazine’ye doğrudan ne alacağız? Yani uzun süre olursa daha fazlasını almış olacağız, onu hesap ediyoruz ve bir optimizasyon sağlayarak inşallah yürütmüş olacağız.” diye konuştu.