Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan Şehit Cambaz Fotoğraf Yarışması ödül töreninde açıklamalarda bulundu. İşte öne çıkanlar:
Gönlümüzden geçtiği üzere şehit Mustafa Cambaz kendisinden sonra gelen genç yeteneklere ilham kaynağı olmaya devam ediyor. FETÖ’cü hainler tarafından şehit edilen Mustafa Cambaz kardeşimizi bir kez daha rahmet ve şükranla yâdediyorum.
2 gün sonra 15 Temmuz hain darbe girişiminin 8. yıldönümü. Ölüm kusan silahlara göğsümüzü siper ederek destan yazdığımız o gece 250 vatan evladını şehit verdik. İsimlerini tarihe ve kalbimize yazdıran şehitlerimizin yanısıra terörle mücadelede toprağa düşen kahramanlara da Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.
“MARİFET İLTİFATA TABİDİR”
Bizim kültürümüzde marifet iltifata tabidir. Hangi alanda olursa olsun hüner ehline hak ettiği değerin verilmesi, taltif ve takdir edilmesi son derece mühimdir. Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması’nı şehidimizin ismini yaşatma yanında yeni kabiliyetlerin keşfine imkan sağlayacağına inanıyorum. Bu yılki Mustafa Cambaz fotoğraf yarışmasına katılan ve dereceye giren tüm kardeşlerimizi yürekten tebrik ediyorum.
Vizörün arkasına sadece gözünü değil gönlünü yerleştiren tüm fotoğrafçılarımıza elinize, yüreğinize, gönlünüze ve gözünüze sağlık diyorum. İnşallah daha nice yıllar, nice güzel fotoğraflar çekmeye devam edersiniz.
“YAPTIĞI İŞİN HAKKINI VERMEKTEN GERİ DURMADI”
Hangi dalda olursa olsun sanat anlayışımızın temelinde güzel olanı görmek, güzellikleri göstermek düşüncesi vardır. Sabırla, gönülle, fedakarlıkla üretilen el emeği, göz nurunun nakşedildiği en güzel şey sanattır. Sanat Allah’ın bahşettiği güzellikleri aramanın yoludur.
Şehit Mustafa Cambaz ömrünü inandığı değerlere ve mesleğine adamış, fotoğraf makinasını yanından ayırmayan, takdir ve hayranlık uyandıran eserleri ile temayüz etmiş başarılı bir fotomuhabiriydi. Doğruluğu, dürüstlüğü, çalışkanlığı, samimiyetiyle bilinen vatanperver gönül insanıydı. Türkiye’yi her karışısında İslam medeniyetinin izi olan aziz toprakları büyük bir tutkuyla sevdi. 10 binden fazla fotoğraf çekti. Bütün zorluklara rağmen yaptığı işin hakkını vermekten geri durmadı.
“SİNSİ VE KANLI EMELLERİNE ULAŞAMADILAR”
Zor da olsa 15 Temmuz gecesi olduğu gibi sonunda ölüm de olsan daima Hakkın, hakikatin, adaletin tarafında yer aldı. 252 kahramandan biri merhum Mustafa Cambaz’dı. FETÖ’cü hainler Mustafa Cambaz kardeşimizi göğsünden iki kurşunla vurarak şehit ettiler. Namuslarına emanet edilen silahları millete çevirecek kadar insanlarımızı korkakça, namertçe katlettiler. Milletin direnişini kırmak için her türlü alçaklığı yaptılar.
Sinsi ve kanlı emellerine ulaşamadılar. Her şeyi en ince detayına kadar hesaplamışlardı. 40 yıl boyunca 40 kılığa bürünerek kendilerini gizlemeyi başarmışlardı. 15 Temmuz’da Türkiye’yi işgal edeceklerini, milletin iradesine el koyacaklarını zannediyorlardı. 40 yıllık hazırlık ve plan sadece birkaç saat içinde boşa gitti.
“RABBİMİZ HAİNLERİN HESAPLARINI BAŞLARINA GEÇİRDİ”
Yaptıkları o hesap o gece Boğaziçi köprüsünden, Yeşilköy havalimanından, Kızılay meydanından, TBMM’den, Cumhurbaşkanlığı külliyesinden döndü. Millete silah doğrulttukları, kan döktükleri her yerde Rabbimiz hainlerin hesaplarını başlarına geçirdi. 15 Temmuz’da 7 düveli arkasına alan ihanet çetesinin 40 yıllık planını bir gecede bozarak tarihimize ve bizden sonraki nesillere yeni bir zafer armağan ettik.
“15 TEMMUZ RUHUNA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Emperyalistlerin uşaklarına Türkiye’nin teslim alınmayacağına, milletin iradesine zincir vurulmayacağını yeniden gösterdik. 15 Temmuz gecesi meydanlar yerine bankamatik kuyruklarına koşanlar hala milletin destanına çamur atanlar, 15 Temmuz direnişini unutturmaya çalışanlar, o gece yaşadıkları derin hayal kırıklıklarının acısını unutamayanlar istemese de biz 15 Temmuz ruhuna sahip çıkacağız.
Pazartesi günü 81 vilayetimizde çeşitli etkinliklerle 252 kahramanımızı tekrar şükranla yâdedeceğiz. Rabbim tüm yiğitlerden razı olsun. Ruhları şâd eylesin diyorum. FETÖ’cü ağababaları olan diyet borçlarını ödemek adına 15 Temmuz destanına gölge düşürmeye çalışan mankurtları milletin vicdanına havale ediyorum.
“7 EKİM’DEN BU YANA ÜÇ MAYMUNU OYNAMAYA DEVAM ETTİLER”
15 Temmuz gecesi bazı maskeleri indirmişse 7 Ekim 2023’ten beri Gazze’de birçok perdenin kalkmasına vesile olmuştur. Bize basın özgürlüğü dersi verenleri gerçek yüzleri ortaya çıkmıştır. Ne oluyorsa hepimizin, tüm insanlığın gözü önünde oluyor. Gazze’ye kayıtsız kalanlar vicdansızlıklarını, iki yüzlü politikalarını saklama gereği duymuyorlar. Gezi olaylarında canlı yapanlar sözkonusu Gazze olunca birden ortadan kayboldular. İsrail saldırılarında 150’ye yakın basın mensubu hayatını kaybetti. Gazeteciler katledildi.
Uluslararası medya kuruluşlarının ofisleri polis baskınına uğradı. Tüm bunlar yaşanırken bir avuç yürekli insan dışında hiçbir batılı medya kurumundan gözle görülür tepki yükselmedi. Soykırımı görmediler, mazlumların çığlıklarını duymadılar. 7 Ekim’den bu yana üç maymunu oynamaya devam ettiler. Savunageldikleri değerleri bizzat kendi elleriyle İsrail’e destek verme uğruna Gazze’de toplu mezarlara gömdüler.
“İSLAM ALEMİ BAŞARILI BİR SINAV VEREMEMİŞTİR”
Gazze’de sadece uluslararası kuruluşlar değil, maalesef İslam alemi de başarılı sınav verememiştir. Müslümanlar olarak kendimizi hesaba çekmemiz gerektiğine inanıyorum. Gelecekte de İsrail 76 yıldır ısrarla yaptığı gibi öldürmekten, masum kanı akıtmaktan vazgeçmeyecek. Batılı güçler holokost utancının etkisiyle İsrail’e koşulsuz destek vermeye devam edecek. BM Güvenlik Konseyi hiçbir adım atmayacak. İslam dünyası zulmün ve zalimin önüne nasıl geçecek? Yüzleşme cesaretini göstermekten başka çıkış yolumuz bulunmuyor. Bunu sorgulamayı ne kadar erken yaparsak o kadar hayırlı olacağı kanaatindeyim.
Türkiye bundan sonra mazlumların yanında yer almaya devam edecektir. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Mustafa Cambaz kardeşimize ve tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.