İstanbul Emniyeti Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ve MASAK tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürütülen soruşturma kapsamında, kentte farklı suçlardan elde edilen paraları, paravan şirketler üzerinden aklayan şüphelilerin işlemlerinin tespit edilmesi için çalışma başlatmıştı.
Yapılan çalışmalarda şüphelilerin Kapalıçarşı’da değerli madenler ve döviz alım satım alanlarında faaliyet gösteren 8 ana şirketin altında kurulan 93 paravan şirket aracılığıyla, özellikle suç örgütleri tarafından nitelikli dolandırıcılık ve sanal kumar işlemlerinden elde edilen suç gelirlerini, yasal bankacılık sistemine entegre ettiği ve kara para akladığı tespit edilmişti.
Fayik Özbey gözaltına alındı
Şüphelilerin bu yolla 9 milyar liralık yasa dışı para dolaşımına ulaşıldığı tespit edildi. Yürütülen soruşturma kapsamında aralarında Kapalıçarşı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fayik Özbey‘in de bulunduğu belirlenmişti.
Çalışmaların ardından şüphelilere yönelik İstanbul merkezli 12 ilde düzenlenen operasyonda, Fayik Özbey‘in de aralarında olduğu 37 kişi gözaltına alınmış ve şüpheliler işlemleri için emniyete götürülmüştü.
Sabah Gazetesi’nden Dilek Güngör, köşesinde bu konuya temas etti. Güngör, bu süreçte söz konusu kara paranın nasıl aklandığına dair detayları açıkladı.
Kara para nasıl aklandı?
İlk tespitlere göre, şüpheliler suç örgütü kurup, foreks dolandırıcılığı olarak bilinen yatırım vaadiyle bilişim sistemlerini kullanarak dolandırıcılık yapmışlar ve buradan elde ettikleri gelirleri kurdukları 93 paravan şirkete aktarmışlar.
Onlarca şirket arasında paranın izini kaybettirmek için trafik yürütülmüş, daha sonra da suç geliri Özbeyler’in sahibi olduğu Venüs Döviz’e aktarılmış. Paravan şirketlerden gelen suç geliri yasalmış gibi muhasebeleştirilmiş.
Bu yasallaşan suç geliri ise Fayik Özbey ile kardeşleri Hüsrev ve Seracettin Özbey‘e ait olan Venüs Döviz’den Özbey Şirketler Grubu’nun 8 şirketine gönderilmiş.
Kripto ile yurt dışına aktarılmış
Bu gelirin yurt dışına çıkarılması için de Serhan Mark Kohen‘in sahibi olduğu Seral Polimer devreye girmiş. Para Kohen‘in şirketine aktarıldıktan sonra kripto varlığa çevirmiş ve bu yolla da yurtdışına aktarılmış.
Serhan Mark Kohen, herkesin bildiği Kohen ailesinin bir üyesi ve ailenin Türkiye’de polimer işi yapan üyelerinden.
Kriptoda denetim mekanizması eksik
Eskiden suç örgütleri, uyuşturucu kaçakçılığı, silah ticareti, kadın ticareti, tarihi eser kaçakçılığı, organ ticareti, ihaleye fesat karıştırma gibi alanlardan elde ettikleri paraları, küçük uçakların kargo bölümlerinde Karayipler’e taşırdı. Orada ufak tefek bankalar bu şüpheli parayı büyük komisyonla alırdı. Daha sonra kara paracılar suç gelirini yasal bir gelir gibi gösterip mali sisteme dahil etmek için şirinler yönteminden off-shore’lara, paravan şirketlerden döviz bürolarına, göstermelik şirketlerden hayali ihracata kadar pek çok yönteme sarılmıştı.
Son dönemde ise kripto paralar kullanılıyor. Geleneksel finansal sistemlerdeki denetim mekanizmaları kripto dünyasında halen eksik. Bu da suçluların dijital varlıkları kullanarak izlenmeden büyük miktarda parayı aklamalarına olanak sağlıyor.
Bu kapsamda bir an önce bu regülasyonların tamamlanması gerekiyor.