Resesyonun ABD ekonomisini bu yıl da teğet geçtiği görülüyor. Ekonomistler, gelecek yıl için yerlerini şimdiden ayırtıyor.
ABD’nin önde gelen ekonomistleri, resesyonun 2025 yılında ABD ekonomisini vuracağı görüşünde.
İkili tehdit
MarketWatch’tan Jeffry Bartash’ın haberine göre, ABD’de zayıflayan iş piyasası ve artan kredi gecikmeleri ekonomi için tehdit oluşturuyor. Ülkenin önde gelen ekonomistleri, Fed’in faiz oranı indirimleri döngüsüne girmesiyle ABD’de durgunluk risklerinin düşük göründüğünü söylüyor ancak zayıflayan iş piyasası ve artan kredi gecikmelerinin ikili bir tehdit oluşturma potansiyeli bulunuyor.
Amerikan Bankacılar Birliği’ndeki (American Bankers Association) önde gelen ekonomistler, yarı yıllık tahminlerinde 2025’te durgunluk olasılığının sadece yüzde 30 olduğunu öngörüyor ve Fed’in yüksek faiz oranlarının olduğu bir dönemde durgunluğa neden olmadan enflasyonu düşürdüğü, başarılması zor bir ‘yumuşak iniş’ gerçekleştirmesi muhtemel diyor.
Fed, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana yalnızca bir veya iki kez yumuşak iniş gerçekleştirdi. Çoğu zaman, merkez bankası aşırı ısınmış bir ekonomi olarak gördüğü ekonomiyi soğutmak için faiz oranlarını yükselttiğinde durgunluk meydana geliyor.
İyileşmesi zor yaralar
Merkez bankası, 40 yıldır görülen en kötü enflasyon patlamasıyla mücadele etmek için 2022 ve 2023’te faiz oranlarını keskin bir şekilde artırdı. 2022 ortasında yüzde 7,3‘e ulaşan Fed’in tercih ettiği PCE fiyat endeksi yıllık yüzde 2,2 seviyesine geriledi. Fed, yıllık enflasyon oranını yüzde 2‘ye düşürmeyi hedefliyor.
Ancak uzun süreli yüksek enflasyon ve yüksek borçlanma maliyetleri, ekonomide iyileşmesi zor yaralar bırakmış durumda. Örneğin, konut piyasası yüksek ipotek oranları nedeniyle derin bir düşüş içinde ve üretim sektörü bir yıldan uzun süredir durgunlukta.
Daha yakın zamanda ise işletmelerin iş ilanlarını ve yeni işe alımları keskin bir şekilde azalttığı görülüyor. İşsizlik oranı ise sadece yüzde 3,4‘lük düşük seviyesinden üç yıldan fazla bir sürenin en yükseği olan yüzde 4,2‘ye yükseldi.
ABA’nın ekonomik danışma panelinin başkanı Luke Tilley, işsizlikteki artışın şimdiye kadar çoğunlukla daha fazla insanın iş gücüne katılmasından kaynaklandığını, bunların çoğunun göçteki büyük artışın ışığında ilk kez yaşandığını söylüyor.
Öte yandan işten çıkarma oranı hala rekor düşük seviyede. Tilley, “Bu işten çıkarmalardan kaynaklanmadığı için biraz teselli bulabilirsiniz” diyor.
Tilley yine de şirketler daha geniş kapsamlı işten çıkarmalara başvurmaya başlarsa, ekonominin açıkça daha kötüye gidebileceğini söylüyor. Yine de ABA, işsizlik oranının gelecek yıl yüzde 4,4‘e ulaşacağını ve ardından tekrar düşmeye başlayacağını öngörüyor. Tilley, “Şirketlerden büyük ölçüde işten çıkarma yaptıklarına dair çok fazla yorum görmüyoruz” diyor.
Kredi ödemelerinde gecikme ve mali stres
Bir diğer endişe ise birkaç yıllık yüksek enflasyondan sonra düşük gelirli ABD hanelerinde daha fazla mali stres olması. Son zamanlarda kredi kartı ödemelerinde, otomobil kredilerinde ve diğer tüketici borçlarında gecikme oranlarında artış görülüyor.
Tüketici harcamaları ABD ekonomisinin üçte ikisinden fazlasını oluşturuyor ve düşük gelirli aileler kazandıklarının çoğunu harcama eğiliminde oluyor. Tilley, “Ancak, gecikmeler hala tarihi seviyelerin altında ve ekonominin üzerindeki stresi yoğunlaştırmak için çok daha kötü hale gelmeleri gerekecek” diyor ve ekliyor: “Doğu Yakası limanlarında başlaması beklenen grevin özellikle büyük bir endişe olarak görülmediği görülüyor. Ekonomistler geçici bir aksama görüyor ancak herhangi bir büyük uzun vadeli etki yaşanacağı tahmin edilmiyor” diyor.